1. zeka abartılmış bir kavram. evet öncelikle bu bir kavram. insana özgü olan pek çok şeye kıyasla çok daha muğlak bir kavram. mesela öncelikle bir mide, bir bacak gibi elle tutulur bir şey değil. daha soyut nitelikler olan mutlu, kızgın, üzgün gibi kolaylıkla kefelere de konulamaz. yahu işveli, cilveli, kabadayı, pısırık bile daha derli toplu ifadeler. tutturmuşlar zeka diye her derde deva bir mistiklik. zeka nedir kardeşim? bazıları içi zeka nüktedanlıktır, bazıları için 7 basamaklı sayıları kafadan çarpıp bölmektir. bazıları için piyano çalmaktır bazıları için saz tıngırdatmak. bazısı ormanda iyi mantarları toplayana zeki der, diğeri şehirde otomobiller arasında motör sürmeye akıl sır erdiremez. biri tramvaya hangi kapıdan binersem koltuk bulabilirim diye hesap eder, diğeri hangi hanım efendiye yer verirsem en elverişli muhabbeti yakalarım diye düşünür. oltacı birisi denizdeki bütün minareleri ayırd eder, çiftçi diğeri ekinlerin arasında çıkan sahlepleri toplamayı çok iyi bilir. tüm bunların arasında biri vardır ki hep oturur, bakar, bakar, fırsat olursa konuşur ama hep yazar. işte ona zeki denir mi denmez mi, orası muğlaktır.
    ferit refiğ - 1966